CUMHURIYET AHLAK ÜSTÜNLÜĞÜNE DAYANAN BİR ÜLKÜDÜR, CUMHURİYET ERDEMDİR

İstanbul'un işgali

Beyler, İstanbul'da 10'uncu Tümen Komutanı'ndan, Ankara'da 20'nci Kolordu Komutanlığı'na, 9 Mart 19 20 tarih ve 456 sayılı şifre olarak 14 Mart 19 20 günü bir yazı geldi. Çözülmüşü şuydu :
9 Mart 19 20.
Mustafa Kemal Paşa Hazretleri'ne özel
İngilizlerce Türk Ocağı binasının işgali üzerine Ulusal Talim ve Terbiye binasına taşınan Ocağın, bu yeni taşındığı bina, dün öğle zamanı İngilizlerce yeniden işgal edilmiştir, efendim.
Adil
Beyler, 1920 yılı martının 16'ncı günü öğleden önce, saat 10.00'da makine başında şöyle bir telgraf geldi:
İstanbul,16.3.1920. Ankara'da Mustafa Kemal Paşa Hazretleri'ne
Bu sabah, Şehzadebaşı'ndaki Muzıka Karakolu'nu İngilizler basıp oradaki askerlerle çarpışarak sonunda şimdi İstanbul'u işgal altına alıyorlar. Bilgilerinize arz olunur.
Manastırlı Hamdi
Ben bu telgrafın altına kurşun kalemle "İvedi olarak kolordulara benim imzamla M. Kemal" işaretini koyduktan sonra, telgrafı verenden açıklama istemeye başladım. Manastırlı Hamdi Bey birbiri ardınca bilgi vermeyi sürdürdü. Bizim en çok güvendiğimiz bir arkadaşımız var ki, yalnız o değil, herkes, yani gelenler söylüyor. Şimdi de Harbiye'nin işgalini haber aldık. Üstelik Beyoğlu Telgrafhanesinin önünde İngiliz askerlerinin bulunduğunu öğrendik ancak telgrafhaneyi işgal edip etmeyecekleri bilinmiyor.
Bu sırada Beyler, Harbiye Telgrafhanesinden memur Ali bilgi vermeye başladı :
Sabahleyin İngilizler basarak altı kişiyi şehit ettiler. On beş kadar da yaralı var. Şimdi İngiliz askerleri dolaşıyor. Şimdi, işte, İngiliz askerleri Nazırlık'a giriyorlar. İşte içeri giriyorlar. Nizamiye kapısına. Teli kes! İngilizler buradadır.
Manastırlı Hamdi Efendi, bizi yeniden buldu .
Paşa Hazretleri,
Harbiye telgrafhanesini de İngiliz askerleri, işgal edip teli kestikleri gibi bir yandan Tophane'yi işgal ediyorlar, bir yandan da zırhlılardan asker çıkarılıyor. Durum ağırlaşıyor efendim. Sabahki çarpışmada 6 şehit 15 yaralımız var. Paşa Hazretleri, yüksek buyruklarınızı bekliyorum.
16 Mart 19 20.
Hamdi
Hamdi Bey devam etti :
Sabahleyin bizim asker uykudayken İngiliz deniz askerleri karakola gelip giriyor. Askerimiz uykudan şaşkınlık içinde kalkınca çarpışmaya başlanıyor. Sonunda bizden 6 kişi şehit oluyor, 15 kişi yaralanıyor. Bunun üzerine, zaten melunluklarını tasarlamışlar ki hemen zırhlıları rıhtıma yanaştırıp bir yandan Beyoğlu yanını ve Tophane'yi bir yanından da Harbiye Nazırlığı'nı işgal etmişlerdir. Şimdi artık ne Tophane'yi ne de Harbiye Telgrafhanesini bulmak olanağı olmuyor. Şimdi aldığım habere göre işgal Derince'ye dek yayılıyormuş, efendim. İşte Beyoğlu telgrafhanesi de yok. Orayı da işgal ettiler galiba, Tanrı korusun, burayı işgal etmesinler. İşte Beyoğlu telgraf memurları, Müdürleri geldiler. Kovmuşlar. Bir saate kadar burası da işgal olunacaktır. Şimdi haber aldım, efendim.
Rahmetli Hayati Bey, benim ilk haber telgrafı üzerine yaptığım işarete uygun olarak, verilen bilgileri özetlemiş; Rumeli ve Anadolu'daki bütün komutanların adresine telgraf çektiriyordu. Bir an önce İstanbul üzerinden Edirne'ye çektirilmesini söylemiştim.
Hamdi Bey : Yüksek buyruklarınız yerine getiriliyor. Edirne'ye yazıyorum ve bütün merkezleri hazır ettirdik.
Hamdi Bey'den : "Milletvekilleriyle ilgili bir haber aldınız mı? Meclis telgrafhanesi yanıt veriyor mu?" diye sordum.
Hamdi Bey : Evet veriyor. 14'üncü Kolordu Komutanı hazır. Paşa istiyordu, verelim mi?
Beyler, bundan sonra artık Hamdi Bey'in sözünü işitemedik. İstanbul merkezinin de işgal edilmiş olduğuna hükmettik.