Beyler, ben, Asım Bey'e bu son cümleleri yazdırırken (2 Ekim 1919, saat 15.40'ta) araya imzasız şöyle bir telgraf girdi : "Paşa Hazretleri, İstanbul'daki yakın arkadaşlar söylediler. Bütün akşam gazeteleri yazıyormuş. Ferit Paşa sağlık durumu dolayısıyla istifa etmiş. Kabineyi kurmak üzere Tevfik Paşa görevlendirilmiş. Daha sabahtan söyleniyordu, ancak doğrulanmamıştı, şimdi doğrulandı efendim."
Bu telgrafı kim veriyor? Anlayınız, dedim. Sormaya zaman kalmadan telgraf şu biçimde sürdü :
"Biz, Ankara telgrafçıları, Paşa Hazretleri'nin huzurunda derin saygıyla eğiliriz ve yurdumuzun başına bir bela kabusu olan bu kabinenin devrilmesi için ulusun başına geçerek kazandığı başarıyı kutlarız. Lütfen söyleyiniz."
Telgraf haberleşmesi kesildi. Gerçekten de 2 Ekimde Ferit Paşa Kabinesi düşmüş bulunuyordu. Ancak yeni kabineyi kuran Tevfik Paşa değil Ayan'dan Birinci Ferik Ali Rıza Paşa idi.
Beyler, sırası gelmişken arz eyleyeyim. Bütün telgrafçılarımızın, girişimlerimiz ve Ulusal Mücadelemiz için yaptıkları fedakarca hizmetlerinin ulusal tarihimizde önemli bir yeri vardır. Kendilerine bugün açıkça teşekkür etmeyi bir borç sayarım.